“KARA PARAYLA BİRLİKTE SUÇLULAR DA GELDİ!”
CHP İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat, AKP döneminde “Varlık Barışı” adı altında çok sayıda düzenleme yapıldığına işaret ederek, “Varlık barışı düzenlemeleri konusunda iktidarı uyardık. Önlem alınması gerektiğini de belirttik. Ancak uyarılarımızı dikkate almayan AKP yönetimi, ülkemizi göz göre göre kara para konusunda gri listeye soktu! Kaynağı belirsiz döviz girişleri Türkiye’yi kara para cennetine çevirdi. Ancak sadece kara para değil, kriminal isimler de ülkemize doluştu.” dedi.

“VATANDAŞLIK ZIRHI”
Uyuşturucu ve silah kaçakçısı olduğu halde, kırmızı bültenle aranan kişilerin ülkemizde kolayca vatandaşlık alınmasının ciddi bir güvenlik açığı yarattığına vurgu yapan Karabat: “Suçtan elde edilen paralar ülkemize sahipleri ile geliyor. Kolayca vatandaşlık alan kriminal isimler bu yolla koruma zırhı da ediniyor!” dedi. Teknolojik imkanlara ve istihbari faaliyetlere rağmen kriminal isimlerin kolayca vatandaşlık edinmesinin izaha muhtaç olduğunu belirten Karabat, T.C. vatandaşı olmak için hangi istihbarat çalışmaları yürütüldüğünü sorarak; “Parmak izi ve yüz tanıma sistemlerine karşın, uluslararası veri paylaşımına rağmen suç örgütü liderleri ve üyeleri nasıl vatandaşlık alabilmektedir?” sorularını sordu.

“KAMU GÜVENLİĞİ SORUNU BÜYÜYOR”
“T.C. vatandaşlığı edinmenin oldukça kolaylaştırıldığı, vatandaşlık almak isteyenler hakkında etkin soruşturmalar yürütülmediği ve bunun salt gayrimenkul almakla sağlanabildiği sayısız örnek söz konusudur.” diyen Karabat, durumun giderek bir kamu güvenliği sorunu haline geldiğini savundu: “İş insanı adı altında ismi uyuşturucu, insan kaçakçılığı ve mafya ile ilişkilendirilen pek çok ismin son dönemde operasyonlarla yakalanması ya da şehirlerimizde yaşanan hesaplaşmaların kamuoyuna yansıması hem ülkemizin itibarı hem de kamu güvenliği açısından kaygı verici bir durum yaratmaktadır.”

Önergesinde son dönemde yakalanan suç örgütü mensuplarına da örnekler veren Karabat, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti:
1- Ülkemizde son on yıl içinde vatandaşlık edinen bireyler arasında kırmızı bültenle arandığı tespit edilenlerin sayısı kaçtır? Bunlara ilişkin ne gibi işlemler yapılmaktadır?
2- Son beş yılda ülkemizde yaşarken kırmızı bültenle arandığı için ilgili ülkeye iade edilen kişi sayısı kaçtır?
3- Ülkemizde taşınmaz satın alarak Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak için başvuran kişiler hakkında herhangi bir araştırma ya da istihbarat çalışma yürütülmekte midir? Parmak izi ve yüz tanıma sistemlerine karşın suç örgütü liderleri ya da üyeleri nasıl vatandaşlık alabilmektedir?
4- Kriminal bireylere vatandaşlık satan çetelere dönük kaç operasyon gerçekleştirilmiştir? Bu operasyonlarda yakalanan kişi sayısı kaçtır? Bu kişiler hakkında devam eden adli veya idari soruşturma var mıdır?
5- Suç örgütü mensuplarının konut edinme yoluyla T.C. vatandaşlığını bir kalkan haline getirdikleri dikkate alınarak bu yönde herhangi bir önlem alınmış mıdır? Vatandaşlık verilen şahıslara daha etkin bir güvenlik soruşturması yapılması için gerekli önlemler alınmakta mıdır?