Geldi, geliyor, gelecek derken Gelecek Partisi kuruldu.

 

Kuruldu kurulmasına ama insanlar partinin kurulduğunu çok az sayıda yayın organından öğrenebildi.

 

Belki de ülke tarihinde görünmeyen yayın boykotu Gelecek Partisi'ne uygulandı. 

 

Sadece birkaç televizyon kanalında, birkaç radyoda, bazı muhalif internet sitelerinde partinin hayatına geçtiği aktarıldı.

 

Bu sadece benim tespitim değil, birçok vatandaşın gördügü bir gerçek.

 

Anlaşılan o ki ülkemizde yeni oluşumlara tahammül sınırı dip yapmış.

Bana rakip olacak kişi ya da kurumlar yaşamasın anlayışı pik yapmış. 

 

Öncelikle iletişimin bu kadar çok seçeneğinin olduğu bir yüzyılda bir oluşumu engellemek, A demokratik yani demokratik olmayan bir yöntem demektir.

Oluşmasını istemediğiniz projenin daha çok yeşermesine sebebiyet vermektir. Belki mevcut hükümette bu anlayış olmayabilir ama koyu yandaş ve   korkularına engel olamayan birilerinin yaptığı harekettir.

 

Sonuçta Gelecek partisi kuruldu.

Çok renklilik ülkemizin gerçeği, demokrasimizin vazgeçilmez hakikatidir. Bu yüzden hangi partinin kurulduğu değil; hangi partinin halka ne kadar hizmet ettiği, mevcut hükümeti ne kadar doğru yönlendirdiği, samimi bir şekilde ne kadar fikir partnerliği yapabildiğidir. 

Umarım Ahmet Davutoğlu'nun kurduğu Gelecek Partisi hem yapıcı eleştiride hem de fırsat verilirse yapacağı hizmetlerde başarılı olur. 

 

Birkaç cümle de logo ve ismi ile ilgili etmek gerekirse...

İsim, tek kelime ile harika!

Logo başarılı...

Renkler ise doğru mesajı verir nitelikte.

 

Belli ki iyi çalışılmış, iyi düşünülmüş bir proje. Sınırsız slogan üretebileceğiniz, bilinç altına pek çok mesajı gönderebileceğiniz ve en önemlisi ise gelecek vaadedebileceğiniz bir isim. 

 

Bir partinin isminin içerisinde adalet varsa ve adalet dağıtamıyorsa,

Bir partinin isminin içerisinde Halk varsa ve Halka inemiyorsa,

Bir partinin isminin içerisinde Hareket varsa ve pek çok hareketi eleştiri alıyorsa,

Bir partinin isminin içerisinde İyi varsa ama İyinin altını yeterince dolduramıyorsa,

Bir partinin isminin içerisinde Gelecek varsa ama Gelecek vaadedemiyorsa o partiler halkın gözünden düşmeye mahkumdur!

 

Mesele sadece isim olmak değil, mesele halkın zihninde çözüm olan parti olarak kalmaktır.

 

Mesele ne olursa olsun, ismin ne kalırsa kalsın; halkına umut vadeden bir gelecek olmak, 

 

Mesele demokrasi olmak,

Mesele özgürlük olmak,

Mesele hak hukuk olmak,

Mesele liyakat olmak,

Mesele barış olmak,

Mesele ekonomi olmak, 

Mesele eğitim olmak,

Mesele uzlaştırma olmak,

Mesele islamiyet olmak,

Tüm mesele toplumun çok büyük bölümünde takdir gören, lider ve parti olmak...

 

Kısaca tüm mesele "Hayata Seyirci kalmamak."