Farklı partilere gönül vermiş vatandaşlarımıza bakıyorum da...

Sanki zannedersiniz fanatiklik zirve yapmış.

 

Kişiler partilerini savunmak için ailesini, dostlarını, arkadaşlarını yani insanları kırar hale gelmiş.

 

Peki kimin için?

Makam aracı geçsin diye kavşakta vatandaşları dakikalarca bekletenler için...

Geçeceği yolları kapattıran bakanlar için...

Davetlerde en güzel yemekleri, en özel koltukları verdiğimiz siyasetçiler için...

Toplantıya en son katılan, insanları bekletmekten usanmayan yetkililer için...

Kibir abidesi olmuş, maaşını vatandaştan aldığı unutan kişiler için...

1 tane yetmez, çok tane makam aracı kullanan atanmışlar için...

Kendini halktan biri değil, krallıktan biri zanneden seçilmişler için...

Ağzından halkı düşürmeyen, uygulamada ise her türlü israfa neden olanlar için...

Sen benden değilsen, bizden değilsin diyenler için...

 

Daha bu örnekleri sayar, sonra da oturur ne kadar haklı olduğumuzu anlarız.

Birileri saltanat sürerken, partizan vatandaşlarımız ise birbirini incitecek sözler söyler, hatta yapılan yanlışlar anlatıldığında ise anlamsız bir savunma pozisyonuna geçer.

 

"Bize ne partiden" demez...

"Hizmet etsin diye seçiyoruz" düşüncesini aklına getirmez...

Gösteriş ve israfın olmaması gerektiğini düşünmez...

Asla ve asla partisine, hata yapan siyasetçilere laf söyletmez, eleştirileri kabul etmez.

 

İşte tüm bu gerçeklerimiz bize empati yapmayı öğretmiyor, vatandaşın sağladıkları ile koltukta oturan kişileri ayrıcalıklı insanlar haline getiriyor.

 

İSTİFA ETMELERİNE GEREK YOK AMA...

Empati yapmasını bilen siyasetçi zaten hata yapmaz, hata yapmazsa istifaya da gerek kalmaz.

Kaldı ki iyi niyetli siyasetçilere de yapacağı bazı hatalarda da hoşgörü gösterilir.

 

Buna rağmen Meksika Çevre ve Tabii Kaynaklar Bakanı Josefa Gonzalez-Blanco, iş seyahatine çıkacağı uçağı yarım saatten fazla bekletmesinin ardından yolculardan gelen tepkiler üzerine istifa etti.

 

İstifa gerekçesini sosyal medya hesabından açıklayan Blanco, "Uçağın bekletilmesinin hiçbir gerekçesi yok. Meksika'nın gerçek dönüşümü için eşitlik ve adalet değerleri üzerinde bütünsel mutabakata ihtiyaç var. Hiç kimsenin ayrıcalığı olmamalı. Bir kişinin çıkarı, işlerini yerine getirmek için bile olsa çoğunluğun refahının üzerinde olmamalı." diyerek istifa etti.

 

Çünkü uçağın yarım saatten fazla bekletilmesi, uçak yolcularının ve medyanın tepkisini toplamıştı.

 

Kim olursa olsun, bir lider dahi olsa hiç kimsenin bir ayrıcalığı olmamalı.

Oluyorsa da en azından ayarı kaçmamalı.

 

Bakan Josefa Gonzalez-Blanco'yu alkışlamamak, bizim siyasetçilerle kıyaslamamak mümkün değil.

 

Dünyada örneği az olan bu davranışlar, en azından siyasetçilerin kibirden uyanmasına neden olmalı.

 

Bazı üst makamları ayırabiliriz ancak atanmış Valilerin, Kaymakamların vb. görevlilerin kesinlikle hiçbir önceliği olmamalı.

Trafiği bile kendilerine göre durduracak kişilere empati yapma tavsiyesinde bulunulmalı.

 

O zaman İslamiyeti daha çok sevdirebiliriz,

Eşitlik dini olduğunu anlatabiliriz,

Deizmin önüne bir anlamda baraj kurabiliriz.

 

Yoksa bu şaşa ve davranışlar bize yakışmıyor,

Hele yapanları körü körüne savunmak doğruluk kalıplarına sığmıyor.

 

Hayat Seyirci kalmamanız dileğiyle