1xbet betist supertotobet
Bugun...


Murat SEYİRCİ

facebook-paylas
Haydi borçlanmaya!..
Tarih: 26-08-2019 08:32:00 Güncelleme: 12-09-2019 18:56:00


Uzun süre sonra Merkez Bankası faiz oranlarını düşürünce, piyasaya sihirli bir değnek değeceğini sandık.
 
Çünkü Merkez Bankası için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a direnen bir banka algısı oluşturulmuştu. 
 
İşin özetini geçelim, 
Gerçeklere gelelim.
 
Faizler inecek,
Millet mevduatını bankadan çekecek, 
Hemen yatırım yapacak,
Paraları saçacak, 
Borçlanacak,
Piyasa rahatlayacak.
 
Bu iş bu kadar kolay mı?
Kolay olmadığı için hükümet bankalara karşı bir hamle daha yaptı, Merkez Bankası zorunlu karşılık (Bankaların Merkez Bankası'nda bulundurmak zorunda olduğu para) oranı konusunda mobing uygular gibi değişikliğe gitti.
 
Bankalara dediki...
Piyasaya bol miktar kredi verin, vermezseniz zorunlu karşılık oranınız %7 olur.
Bol kredi verirseniz zorunlu karşılık oranınız %2 olur.
 
Bankaları kredi vermeye zorlamak için birşey daha dedi!
 
Kredi vermekte cimri davranırsanız bizden size %5 faiz.
 
Krediyi bol keseden verirseniz zorunlu karşılığınıza faizi %15 veririz.
 
Kamu bankaları elleri mahkum hemen başladılar kredi vermeye.
Bakın bütün konut projelerine, en düşük faizler Halkbank ve Ziraat Bankası'nda.
 
Devlet bankası yapar...
Sonra zarar yazar...
Eğer başlarına bu durum gelirse onu da sen ben olan halk karşılar. 
 
Özel bankalar bu zorlamaya neden sıcak bakmıyor?..
Özel bankaların elinde batık bir sürü kredi var...
Ellerinde ipotekten gelen binlerce konut var...
Kaldı ki kredi için para gerekli, kaynak yaratmalı ve biryerlerden para almalı.
Üstelik vereceği kredilerde geri ödemelerin garantisi yok.
 
Banka hangi piyasaya,
hangi vatandaşa kredi verecek!
Riski neden alsın özel banka, Neden zarar etsin,
Neden batma riski taşısın. 
 
Yatırım ortamı yok,
Demokrasiden uzaklaşan bir ülke, 
Liyakata değil adamcılığa teslim edilmiş çarklar,
Üretim yerine tüketim teşviğinin alıştırıldığı bir ortam.
 
Yani hükümet, para dönmeyen piyasaya yine inşaat ekonomisini dayatıyor.
Yine küçülen ekonomiyi en azından büyüyen ekonomiye çevirmek için inşaat ekonomisine sarılıyor. 
Suni büyüme yaratan inşaat sektörü, hükümet için yine kurtarıcı gibi gösteriliyor.
 
Tabi bir taraftan bu mali tabloda eziyet çeken müteahhit ve inşaat sektörünü de rahatlatmak gerekiyor.
Ama önüne gelenin suni büyüme uğruna müteahhitlik yapmasına izin verildiği  ülkemizde de batakların önüne bu nedenle geçilemiyor. 
 
Şimdi sırada batacak kimler var?..
Yeni bankalar mı, yoksa yine üretim yerine tüketime harcayacak kredi çeken kurbanlar mı?
 
Farkında mısınız...
Bir tane ekonomist alınan önlemler ile ilgili bir tek olumlu cümle kurmuyor.
Önlemlerin geleceği değil günü kurtarmak için yapıldığını bağırıyor. 
 
Haydi o zaman borçlanmaya...
Haydi o zaman hesapsız harcamaya ve batmaya.
 
Vatandaşa tavsiyem tasarruf etmeyi öğrenin.
Hükümete tavsiyem ise ne olur bir kez olsun tasarruf etmeyi aklınıza getirin.
 
Ekonomiye Seyirci kalmamanız dileğiyle.




FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HABER ARA
HABER ARŞİVİ
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR
YUKARI