Doğru karar!

Ülkemizde belirli bir birikime sahip gazeteciler bir şehrin sorunu ne ise bilirler.
Sadece sorunu değil...

Çözümü nedir,
Hangi yol izlenmelidir,
Hassasiyetler nedir,
Dengeler nedir,
Sorun çözülürse ne getirir,
Çözülmezse ne götürür.

Diğer bir gerçeğimiz ise birikimli gazeteciler sorunları en çabuk duyan insanlardır.
Kulakları açık, ihbar kanalları geniştir.
Bu nedenle şehri yöneten biri için bir gazeteciden hizmet almak hem vatandaşına kazandırır hem şehrine kazandırır.

Bu nedenle Muratpaşa Belediye Başkan Yardımcılığı görevine getirilen meslektaşım Seyfi Ceylan'ın yeni pozisyonunu önemsiyorum.
Hatta bir örnek olması gerektiğini düşünüyorum.

Korkmayın!
Gazetecilerin şehir birikiminden, şehir sevdasından faydalanın.
Onların tecrübelerini şehir ve yönetim makamı ile buluşturmasına imkan tanıyın.

Diyeceksiniz ki kim engel sorunları yazmanıza...
Mesele sorunları yazmak olsa...
Mesele yapılan önerilerin çözüme ve projeye dökülmemesi, bir vücut bulmaması.
Yönetim kademesindeki bazı isimlerin önerileri dikkate almaması.
Bir diğer deyişle, 'dilimizde tüy bitti' rahatsızlığının yaşanması.

Elbet gazeteciler özgür kalmalı ama şehrin çözümüne sadece yazıları ile değil, karar verici olarakta katılmalı.

''Kamu kurumlarında zaten basın bölümü var'' diyebilirsiniz.
Benim bahsettiğim haber danışmanlığı değil.
Benim kastettiğim şehre katkı koyacak birikimli ve doğru insanların kurumlarda ve şehirde sorumluluk alması.

Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal'ın gazeteci Seyfi Ceylan'ı Başkan Yardımcısı yapmasını alkışla karşılıyorum.
Sadece sorunları ve çözümü anlatmak yetmez.
Sorunu yetkisi ile çözen olmak, Antalya sevdasını kararlarına taşımak gerekir.

Birikimli gazetecilere danışır mısınız, yoksa 'gel çöz' anlayışı ile mi yaklaşırsınız bilemem.
Bildiğim bir şey var ise oda gazetecilerin şehir ile ilgili kararlarda yer almasıdır.

Hayata Seyirci kalmamanız dileğiyle.