1xbet betist supertotobet
Bugun...



Antalya için ekonomik afet henüz bitmedi

ATSO Başkanı Davut Çetin, “Pandemiye ve yangına rağmen havalimanımızdan günde 70 bin civarında turist giriş yapıyor. Bu koşullarda bu performans çok önemli bir başarıdır. Şimdi İngiltere’nin Türkiye’ye kısıtlamayı kaldırması bekleniyor, İngiltere pazarı açılırsa ve sezonu uzatabilirsek biraz daha rahatlama olur. Elbette işleri 2019’dan da iyi olan sektörlerimiz var, ama toplama baktığımızda kayıptayız. Yani, Antalya için ekonomik afet henüz bitmedi” dedi.

facebook-paylas
Güncelleme: 25-08-2021 13:43:27 Tarih: 25-08-2021 12:58

 Antalya için ekonomik afet henüz bitmedi

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Ağustos Ayı Olağan Meclis Toplantısı, Meclis Başkanı Süleyman Özer'in başkanlığında çevrimiçi olarak gerçekleşti. Meclis Başkanı Özer, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, operasyonlarda şehit düşen kahraman askerler ile orman yangınları ve sel felaketlerinde yaşamını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifa diledi. Özer, “Allah bir daha böyle günler yaşatmasın. Umarım yaraları ülke olarak en kısa sürede sararız” dedi.

Kabus gibi bir ayı hep birlikte yaşadık
ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Davut Çetin, Oda çalışmaları ve ekonominin yanı sıra, kent ve ülke gündemine yönelik değerlendirmelerde bulundu. Başkan Davut Çetin, “Kabus gibi bir ayı hep birlikte yaşadık. Bu ayın önemli bir kısmını Manavgat’ta geçirdik, Manavgat, Akseki, İbradı, Gündoğmuş bölgesinde ve Serik’e yakın bir kısımda 75 bin hektar civarında orman yandı, can kayıpları yaşandı. 3 bine yakın ev etkilendi, binlerce evcil hayvan ve yaban hayvanı kaybettik. Muğla bölgesinde 40 bin hektara yakın orman yok oldu. Yangınlar bitmeden Karadeniz’de sel felaketleri canımızı yaktı. Bu felaketlerde yaşamını kaybeden bütün vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum, yakınlarının ve bütün milletimizin başı sağ olsun” dedi.

Afgan göçmenler sorunu
Pandemi, yangın, sel derken bir de başımıza Afgan göçmenler sorunu çıktı. Afganistan tarihi bağlarımızın olduğu bir ülkeydi. Geçmişte Afganistan ve diğer İslam ülkeleri Atatürk Türkiye’sini örnek almışlardı. 1980’lerde Afganistan’da Rusya’ya karşı Taliban örgütü kuruldu ve desteklendi. Taliban da El Kaide gibi bir projedir, insanları yargısız bir şekilde infaz eden, kadınları ikinci sınıf varlık gören bu örgütlerin dinimiz İslam ile ilgisi olamaz. 

ABD ve Avrupa bu insanların Türkiye’de kalmasını, kendilerine geçmemesini istiyor. Yunanistan, Türkiye sınırını demir duvarlarla kapatıyor. Afganistan’dan gelen göçün bir kısmı organize bir iştir.  Türkiye, bu göçler yüzünden bir Avrupa ülkesi olmaktan çıkıp Orta Doğu ülkesi haline gelmeye başladı. Bu grupların ülkemizde barındırılması akla gelmeyecek riskler yaratır. Şu ana kadar kaç kişi geldi ve gelmeye devam ediyor bilmiyoruz.  Umarım bu riskler görülür, bu göç durdurulur ve bu iş kontrol altına alınır.

Tekrar kapanmak istemiyorsak daha ciddi önlemler almak zorundayız
Yangın felaketi nedeniyle Covid-19 salgını geri planda kaldı, fakat vaka sayısı da ölüm sayısı da artıyor. Aşı sayısı halen gerekli düzeyde değil, toplum olarak kurallara da dikkat etmiyoruz. Son olarak uçak seyahatlerinde PCR testi gibi önlemler açıklandı, bunlar yeterli değil. Eğer tekrar kapanma gelmesini istemiyorsak daha ciddi önlemler almak zorundayız. Hizmet sektöründen, toplu ve kapalı mekanlardan özellikle rica ediyorum. Kurallara uymazsak dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan oluruz. Komitelerimiz sektör mensuplarını uyarmaya devam etmelidir.

Pandemiye rağmen okulların bir kısmı açıldı, bir kısmı da bugünlerde açılacak. Okulların açılması gerekliydi, ancak planlamalar zamanında yapılmalı, gerekli önlemler alınmalıdır. Üniversitelerde halen belirsizlik var.

Yangın ve pandemi ekonomiyi unutturdu
Yangın ve pandemi ekonomiyi unutturdu. Bu ay komitelerimizin gündeminde de ana konu yangın oldu ve sektörel sorunlar ikinci planda kaldı. Haziranda kafe ve restoranlar açılınca, turist gelişleri başlayınca, bazı sektörlerde ertelenmiş talep piyasaya girince biraz nefes alındı.

Türkiye ekonomisinde döviz tarafında bir sakinleşme dönemindeyiz. Döviz kuru düşüşünde dünya ekonomisindeki durum ve bizdeki yüksek faiz rol oynuyor. Ayrıca ihracatta artış, dış borçlanma, kayıt dışı döviz girişinde artış da etkili oluyor. Şimdi IMF’den 6,5 milyar dolar da geldi, böylece rezerv artışı oldu.

Önümüzdeki hafta Türkiye ekonomisi büyümesi açıklanacak, ikinci çeyrek büyümesi %25’i geçecek. Sektörel cirolara geçen yıla göre bakarsak rekorlar kırılıyor. En az artış inşaatta, en çok artışı turizmde gerçekleşmiş. Bu yüksek ciro artışlarında geçen yılın kapanması ve enflasyon da rol oynuyor. Firmalarımız maliyet artışına dikkat etmeden, ciro artışına güvenerek hesap hatası yapmamalıdır. 

Konut fiyatları ve kredi faizleri konut alımını frenledi
Maliyet artışları inşaat sektörünü ve birçok sektörü aşırı derecede etkiliyor. Demir-çeliğin dünya fiyatı geçen yıla göre %100 arttı, bizde buna bir de döviz artışı eklendi. Konut fiyatları ve kredi faizleri konut alımını frenledi. Ülke olarak yüksek enflasyon nedeniyle konutta mortgage kredisi sistemine bir türlü geçemedik. Bu konunun üzerinde durulması gerekiyor.

Pandemi dünya ekonomisini etkilemeye devam ediyor, tedarik sıkıntısı maliyetleri ve fiyatları artırıyor. Çin, pandemi nedeniyle limanları kapatıyor, bu da hem ticareti engelliyor hem de maliyetleri artırıyor. Petrol fiyatı pandemide 30 dolarlara düşmüştü, şimdi 70 dolara yaklaştı.

Bu nedenle maliyetleri düşürecek şekilde vergi indirimlerine ihtiyaç var. Hükümetin maliyetleri düşürecek vergi ve gümrük indirimlerini gündeme almasını temenni ediyoruz. Durgunluk yaşayan sektörler için otomobildeki vergi düzenlemesi gibi yeni vergisel teşvikler gelmelidir.

İhracat, vergi tahsilatı, istihdam rakamları artıyor
Antalya verilerini de geçen yıla göre alırsak konut satışı dışındaki verilerde artıdayız. İhracat, vergi tahsilatı, istihdam rakamları artıyor. Fakat burada önemli olan, geçen yıla göre değil, 2019’a göre olan durumdur. Geçen yıla göre bakarsak Antalya ekonomisi de büyüyor, ama 2019’a göre bakarsak Antalya ekonomisi küçülmeye devam ediyor. 

Turizmde bu koşullarda bu performans çok önemli bir başarıdır
Antalya olarak biz geçen yıl her şeyi kaybetmiştik, turist yoktu, bu yıl temmuzda 4 milyonu geçtik, şu anda 4 milyon 800 bindeyiz. Bu ay sonunda 5,5 milyon turist sayısına ulaşacağız.  2019 Ağustos ayı giriş sayısı 2,5 milyondu, bu yıl 2 milyona yaklaşıyoruz. Özellikle Almanya’dan vatandaşlarımızın da daha yoğun bir şekilde gelip tatil yaptığını görüyoruz.

Bu yıl 7 ayda Türkiye’ye gelen 10 milyon turistin 3 milyon 700 bini Avrupa’da yaşayan vatandaşlarımız oldu. Antalya’ya gelen 4 turistten birisi de yine yurtdışındaki Türk vatandaşıdır. Bu yıl iç turizm de geçen yıla göre daha iyi. Pandemiye ve yangına rağmen havalimanımızdan günde 70-bin civarında turist giriş yapıyor. Bu koşullarda bu performans çok önemli bir başarıdır. Şimdi İngiltere’nin Türkiye’ye kısıtlamayı kaldırması bekleniyor, İngiltere açılırsa ve sezonu uzatabilirsek biraz daha rahatlama olur.

Antalya için ekonomik afet henüz bitmedi
Turist sayısında bu artışa rağmen 2019’un yarısını biraz geçtik. 2019’da sekiz aylık giriş 10,5 milyondu, bu yıl 5,5 milyona ancak geleceğiz. Bu durumun sonuçlarını diğer verilerde de görüyoruz. Kayıtlı istihdamda geçen yıla göre %19 artış var, ama 2019’un gerisindeyiz. KDV tahsilatı geçen yıla göre çok arttı, ama 2019’a göre artış sadece %9’dur. Yatırım teşvik belgesi hacmi de 2019’un altındadır.

Elbette işleri 2019’dan da iyi olan sektörlerimiz var, ama toplama baktığımızda kayıptayız. Yani, Antalya için ekonomik afet henüz bitmedi. Şu anda krediler ertelendiği için henüz çok sıkıntı yaşanmıyor, ama önümüzdeki dönemde kredi ödemesinde, vergide, istihdamda, yatırımdaki sorunları daha fazla göreceğiz. Umarım ki pandemide daha kötüsünü görmeyiz, turizm sezonunu uzatabiliriz. Bu nedenle Covid-19 önlemlerine hepimiz dikkat etmeye devam etmeliyiz.”







Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER GÜNDEM Haberleri

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HABER ARA
HABER ARŞİVİ
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR
YUKARI YUKARI