31 Ocak 1990’da alçakla bir saldırıyla katledilen, Atatürkçü Düşünce Derneği Kurucu Genel Başkanı, yazar Prof. Dr. Muammer Aksoy, memleketi İbradı’da anıldı.

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) İbradı Şubesi ve İbradı Belediyesi tarafından düzenlenen anma programı saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından günün anlam ve önemine ilişkin konuşmalar ile devam etti.

Anma programına, CHP’nin 24 Haziran 2018 seçimlerinde Cumhurbaşkanı adayı olan Muharrem İnce, CHP Parti Meclisi üyesi Hakkı Süha Okay, CHP Antalya İl Başkanı Ahmet Kumbul, CHP Antalya Milletvekili Rafet Zeybek, CHP Yalova Milletvekili Özcan Özel, İbradı Belediye Başkanı Serkan Küçükkuru, CHP Antalya İl Kadın Kolları Başkanı Nilüfer Deveci, ADD Antalya Şube Başkanı İbrahim Daş ve Eğitim İş Antalya Şube Başkanı Fatin Iltar katıldı.

Muammer Aksoy’un Atatürkçü düşüncenin yılmaz savunucusu olduğunu belirten Kumbul, “aydınlanma savaşçısı Prof. Dr. Muammer Aksoy, bundan 29 yıl önce Türkiye’yi karanlığa boğmak isteyen güçler tarafından alçakça katledildi” dedi.

Muammer Aksoy’un ömrünü, bu coğrafyanın aydınlığa kavuşmasına adadığına vurgu yapan Kumbul, “Hem akademik hem siyasi hayatta, ulu önderimiz Atatürk’ün ilke ve devrimlerini kendisine pusula edindi. Atatürkçü düşüncenin ideolojik açıdan gelişmesi, evrensel bir düşünce haline gelmesi için entelektüel açıdan üretimlerde bulundu. Hukuk, siyaset, laiklik, insan hakları ve ekonomik kalkınma alanlarında çok sayıda kitap yazdı. Atatürkçü Düşünce Derneği’nin kurucuları arasında yer aldı” ifadelerini kullandı.

Kumbul sözlerine şu şekilde devam etti: “Cumhuriyet’in temel değerleri kadar Atatürk’ün ‘tam bağımsızlık’ ilkesinin de yılmaz bir savunucusuydu. Muammer Aksoy; siyasi, iktisadi, mali, askeri, kültürel açıdan bağımsızlığın ekmek su kadar değerli olduğunu savunan, anti-emperyalist cumhuriyetçi bir aydındı. Türkiye’nin; Atatürk’ün ilkelerinden gün geçtikçe sapmakta olduğu, Cumhuriyetimizin temel değerlerinin yok edilmeye çalışıldığı şu günlerde, Uğur Mumculardan Muammer Aksoylara yolumuzu aydınlatan bütün değerlerin bizlere miras bıraktığı mücadele pratiğiyle, Türkiye’nin tam bağımsız, sosyal, demokratik bir hukuk devleti olması için sonuna kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.”