İnternetten veya mağazadan, kutusunda tanıtma ve kullanma kılavuzu olan bir ürün alıyorum.
Doğal olarak ürünün nasıl kullanılacağını veya garanti şartlarının neler olduğunu, nelere dikkat etmem gerektiğini öğrenmek için önce youtube kanallarına değil, ürünün tanıtma ve kullanım kılavuzuna bakıyorum.
Ülkemizde hangi dili konuşuyoruz, hangi dili yazıyoruz?
Bizim resmî dilimiz, ana dilimiz Türkçe değil mi?
Peki ürünlerin tanıtma ve kullanım kılavuzlarında neden Türkçe hariç farklı diller var.
Çincesi, Almancası, İngilizcesi, maşallah yazmışlar da yazmışlar.
Bir de ürünün kullanımında teknik terim ile anlatım var ise sarılıyorsun çeviri için translate'e.
Bu ülkede hatırladığım kadarıyla yıllar önce yasa çıktı.
Tanıtma ve kullanma kılavuzu olma zorunluluğu olan her ürünün yazılı anlatımlarında Türkçe içerik zorunlu hale geldi.
Hatta ürünün dijital ekranlı kullanımı var ise bu dijital ekranlarda da Türkçe zorunluluğu var.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, bunu açıkça zorunlu koşuyor.
Tanıtma ve kullanma kılavuzlarıyla ilgili esaslar bu Kanun’un 55. maddesinde yer alıyor.
"Üretici ve ithalatçı, Türkçe kılavuz hazırlama sorumluluğunu; satıcılar da tüketiciye teslim ve teslimin ispatını üstlenir." Deniyor.
Bunu kim diyor?
Kanun diyor!
Kanun kim?
Devlet!
Kimin denetlemesi gerekiyor?
Tabi ki devlet kurumlarının!
Bu kanunu sallayan var mı?
Son yıllarda sallamayan giderek artıyor!
Verin internetten çadır, şişme yatak, elektronik ürün, kamp malzemeleri, spor malzemeleri, tamir malzemeleri vb. ürün siparişini, bakın tanıtma ve kullanma kılavuzları Türkçe mi.
Tabi ki yüzde 90'ında Türkçe dilde anlatım yok.
Bunu ben test ediyorum, ben görüyorum.
Tamamı farklı yabancı dillerde.
İşimi gücümü bırakıp şikâyet mi edeyim?
Hangi birisiyle mücadele içerisine gireyim?
Devletin birimlerinin denetlemesi gereken eksikliğini ben mi gidereyim?
Mesele kanun ya da yönetmelik çıkarmak değil ki...
Tüm mesele...
Kanun ve yönetmeliklere vatandaşın uyumasını sağlamak, denetimini aralıksız yerine getirmek.
Tüm mesele...
Vatandaşın kanun ve yönetmelikte uyma alışkanlığını bilinçaltına yerleştirmek.
"Ben kanunu-yönetmeliği çıkartırım, uyma kısmını vatandaşa bırakırım" demek, ya da öyle hareket etmek ne kadar doğru.
Firmalar denetim yoksa neden böyle bir zorunluluğa zaman harcasın!
Neden yurt dışından ithal ettiği ürünün tanıtma ve kullanma kılavuzlarını Türkçeye çevirip matbaa maliyetine katlansın.
Neden cebinden para harcasın.
Denetimi ya devlet yapacak ya da devlet yaptıracak.
Örneğin internetten firmalara mağaza açtırıp satış yapan platformlara, Türkçe içerikli tanıtma ve kullanma kılavuzu beyanı zorunlu hale getirilebilir.
Firma alışveriş sitesine bu beyanı vermez ise satış yapmasının önüne geçilebilir.
Ürünün açıklamasına, "Türkçe tanıtma ve kullanma kılavuzu vardır." notu düşürülebilir.
Böyle bir zorunluluğun ve yasanın olduğu, ürünü satanlara sürekli hatırlatılabilir.
Ve en önemlisi, okkalı bir ceza yaptırımı ciddi emsal teşkil edilebilir.
Lütfen şu sorunları çözün de köşemizde çiçek böcek yazalım, disiplinli bir ülkede yaşayalım.
Hayata Seyirci kalmamanız dileğiyle.