Eğitim-İş'in Antalya,tarafından "Milli Eğitim Bakanı'nın güzel ve umut verivi açıklamalarının ardından karma eğitime darbe geçikmedi" açıklaması yapıldı. 

Milli Eğitim Bakanlığı, okul/kurum açma ve kapatılmasına ilişkin esasları düzenlendiği yönetmelikte, liselerde karma eğitime ilişkin yaptığı değişiklikte, "Yönetmeliğin ilgili bölümünden, “Çok programlı anadolu lisesi, mesleki ve teknik eğitim merkezi ve mesleki eğitim merkezinde karma eğitim yapılır” maddesi kaldırıldı.

Resmi Gazete'de yayımlanan “Kurum Açma, Kapatma ve Ad Verme Yönetmeliği”nde yapılan değişiklik ile bakanlık, liselerde dini tarikat ve cemaatlerin sıklıkla gündeme getirdiği karma eğitime ilişkin bir geri adım daha attı. Yapılan değişiklikle nüfus ve öğrencinin az olduğu yerleşim yerlerinde düz lise, meslek lisesi ve teknik lisedeki programları tek lisede toplayan çok programlı liselerde kız ve erkek ayrı eğitim yapılmasının önü açıldı.

Yönetmelikte liselerin açılmasına ilişkin esasların düzenlendiği bölümden “Çok programlı Anadolu lisesi, mesleki ve teknik eğitim merkezi ve mesleki eğitim merkezinde karma eğitim yapılır” maddesi dün yapılan değişiklikle kaldırıldı. Bu değişiklikle taşrada imam hatipler yerine öğrenci yetersizliği nedeniyle akademik eğitim talep eden binlerce öğrencinin okullarının bölünmesine olanak sağlandı. Ayrıca bütün eğitim kurumlarının haremlik-selamlık olarak kurgulanmasını talep eden tarikatların istekleri doğrultusunda imam hatip liselerinin dışında Anadolu liselerinin de kız ve erkek lisesi olarak ayrılmasının önü açıldı.

Eğitim-İş Antalya Şubesi yayımladığı basın bildirisinde şu ifadelere yer verdi:

"Yargı kararı gerekçe gösterilerek yapılan yönetmelik değişikliği, 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununa aykırıdır. Bu yol ile laik bilimsel eğitim tamamen ortadan kaldırılıyor. Sadece imam hatip okulları açma ile kalınmayarak, devletin diğer resmi okulları da imam hatipleştiriliyor. Dindar ve kindar nesil yetiştirme projesi bir aşama daha geliştirilerek uygulamalar ve niyetler devam ediyor.

Yasaya aykırı olan bu yargı kararı anında uygulamaya konulurken, sendikamız ve çağdaş eğitimin gerekleri olan konularda açılarak kazanılan yargı kararları bunca zamandır neden uygulanmıyor bunu da sormak gerekir. Örneğin Andımız, Müfettişlerle ilgili düzenlemenin iptali, Şube müdürlükleri ile ilgili iptal kararları, Anaokullarındaki rehber öğretmenlerin norm kadroları ile ilgili ve sayamayacağımız birçok bireysel idari dava sonuçları uygulanmaz iken temel kanuna aykırı olarak verilmiş olan ve hatta sadece yürütmenin durdurulması kararı yani kesin karar çıkmayan bir konu anında uygulanmaktadır.

Sayın bakanımızın güzel sözleri bizlere umut vermişti. Ama çok sürmedi bir şeyin değişmeyeceği ortaya çıktı. Eğitim iş olarak diyoruz ki acilen bu karar geri çekilmelidir. Bunun takipçisi olacağız. Bu ülkede hepimiz birlikte yaşıyoruz ve yaşamak zorundayız. Bizim gidecek başka bir yurdumuz,  yaşayacak başka bir kültürümüz yoktur. Eğitim iş bu güne kadar olduğu gibi, bundan sonra da Atatürk’ün bize gösterdiği yolda laik, demokratik, çağdaş, bilimsel, ulusal ve parasız eğitimi savunmaya devam edecektir."