Cumhuriyet Halk Partisi olarak yatırımlara hiçbir zaman karşı olmadık diyen CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, “Ancak devletin o yatırımı daha uygun maliyete yapacak kendi kaynağı varken, hazineden bir kuruş bile çıkmıyor diyerek söz konusu yatırımı kamu özel işbirliği finansman modeli ile gerçekleştirirken, projenin yatırım maliyetinden kat ve kat fazla olarak verilen garanti ödemelerinin her bir vatandaşımızın hakkı olduğu vergilerden karşılanarak birilerine peşkeş çekilmesi kabul edilemez.

İktidarın kötü ekonomi yönetiminin sebep olduğu döviz kuru artışına bir çare olacağı umuduyla yine bir başka yanlış uygulaması olarak başlattığı kur korumalı mevduat hesaplarına devletin kasasından ilk üç ay için çıkan ödeme tutarı 14 milyar TL mertebesinde gerçekleşmiş olup bu tutar geçtiğimiz hafta açılışı yapılan 1915 Çanakkale Köprüsü’nün 2.5 milyar Euro olarak açıklanan toplam yatırım tutarının üçte biri kadardır. Bu durum bize devletimizin ihtiyaç duyduğu yatırımları çok daha ucuza yapabileceği kendi kaynağının olduğunu göstermektedir. Bir an evvel kur korumalı mevduat uygulamasına son verilmeli ve kamu yatırımlarının kamu özel işbirliği finansman modeli ile yapılmasından vazgeçilmelidir.” dedi.

Konuşmasına ülkemizin geleceğini tehdit eden en önemli iki tane konu var diye başlayan CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, “Bunlardan biri, kamu-özel iş birliği projeleri. Kim ne derse desin kamu-özel iş birliği projeleri, bugün ülkemizin geleceğini tehdit eden en temel uygulamalar. Daha geçen hafta kamu-özel iş birliği üzerinden Çanakkale Köprüsü'nün açılışı gerçekleşti. Köprünün yapım maliyeti 2,5 milyar Euro olarak açıklandı. TL bazında karşılığı 40 milyar TL civarında. İkinci tehlike de kur korumalı mevduat uygulaması. Dövizdeki ani yükselişin sebebi kötü ekonominin olduğunu defalarca söyledik. İktidarın artık bu ülkede güven vermediği, kötü bir ekonomi yönetimi nedeniyle artık ekonominin raydan çıktığı yani böyle, yokuştan aşağı inen freni patlamış bir kamyon gibi ülke ekonomisinin savrulduğu bir dönemi yaşıyoruz. Kur korumalı mevduatla birlikte ilk üç ayın maliyeti 14 milyar mertebesinde ve kur artışı böyle devam ederse Haziran ayı gelmeden Çanakkale Köprüsünün yapım maliyetine ulaşılmış olacaktır. Bu, ne demektir biliyor musunuz?

Kur korumalı mevduat sistemiyle daha siz altıncı aydan önce bir Çanakkale Köprüsü'nün maliyetini belli bir kesime veriyorsunuz demektir. Milletin vergilerini dikkatli kullanmak lazım. Toplanan vergilerde herkesin hakkı, hukuku var ve siz kötü yönetiminizle daha altıncı ayda kur korumalı mevduatla bir Çanakkale Köprüsü'nü birilerine dağıttınız demektir. Ayrıca 12 yıl boyunca araç başına 15 Euro + KDV olarak verilen günlük 45 bin araç geçiş garantisiyle bu köprünün maliyetini zaten saymak istemiyorum, çünkü onun bize maliyeti -bu ekonomiye maliyeti- kat kat daha yüksek olacaktır ki bu çocuklarımızın, torunlarımızın geleceğinin ipotek altına alınması demektir. Bu kadar kötü bir yönetim, bu kadar düşüncesizce bir uygulama olabilir mi? Ve şimdi siz, halihazırda 6 bin araç geçen bir köprüye 45 bin araç geçiş garantisi verecek ciddi garanti ödemeleri yapmaktasınız; bu ödemeler fakirin fukaranın, herkesin vermiş olduğu vergilerle, toplanan vergilerle ödenmekte.” dedi. Milletvekili Arı sözlerin, “Bunun temelinde yatan kesinlikle ve kesinlikle artık bu iktidarın kötü yönetimidir; Türk milleti bu iktidardan kurtulmadıkça bu kötü gidişattan kurtulamayacaktır, ülkemizin geleceği de tehdit edilmekten kurtulamayacaktır.” tamamladı.